Anasayfa » İSLAM ANSİKLOPEDİSİ » HACAMAT NEDİR? HACAMAT HAKKINDA BÜTÜN BİLGİLER..

HACAMAT NEDİR? HACAMAT HAKKINDA BÜTÜN BİLGİLER..

Hacamat, deri altındaki birikmiş, damarda dolaşmayan, atıl kalmış, vücuda zararlı ve biriktiği noktada ilgili organa zarar veren pis kanın vücuttan dışarıya atılması işlemidir. Hacamat normal şartlarda damardan kan verme işlemi ile kıyaslanamaz. Kan verme işleminde vücudun kullandığı açık renkli temiz kan gider.  Hacamatla alınan kan ise pıhtılaşmış,  Jöle/Yoğurt  kıvamında, tamamen pis ve zararlı kandır. Bu pelteleşmiş pis kan;  kan özelliğini tamamen yitirmiş, vücudun artık ve kullanmadığı, damarda dolaşmayan, toksik maddeler içeren bir özelliktedir.

SIRTA HACAMAT
SIRTA HACAMAT

Aynı zamanda hacamat; Kan fazlalığının vücutta meydana getirdiği rahatsızlıkları gidermek için kullanılan bir tedavi yöntemidir. Kupa terapisi, vücudun belirli yerlerinden kan aldırmak suretiyle yapılır. Amaç sağlığı korumak ve çeşitli hastalıklardan kurtulmaktır. Tarihi milattan önceye dayanır. İslam tıbbında hacamatın yeri büyüktür. Zira Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bir kaç hadisinde hacamatın önemini belirtmiştir.

Hacamat tedavisinin temel prensibi, uygun noktalardan pıhtılar ve toksik maddeler vakumlanarak; kılcal damarlardaki tıkanıklıkları açma ve kirli kanın temizlenmesi işlemidir. Bu şekilde o bölgedeki organlara kan akışı düzenlenerek, organın hastalığının düzelmesinde etkili olacak, temiz ve düzenli kan dolaşımı sağlanmış olacaktır. Hacamat çok hızlı tesir gösterir, çok etkilidir. Eğitimli haccamlar tarafından yapılan hacamatın hiç bir yan etkisi olmaz.Hacamat hakkında hadisler:

Rasulullah (s.a.s) şöyle dedi: İsra ve Mirac’a çıktığım zaman geçtiğim her melek topluluğu bana şöyle dediler; “Ey Muhammed! Mutlaka hacamatı tavsiye et.” (Ahmed,Tirmizi, İbn. Mace ve Hakim)

Başka bir hadis de ; Rasulullah (s.a.s) şöyle buyuruyor:

“Her bir melek topluluğunun yanında geçtiğimde, Melekler bana, Ey Muhammed! Ümmetine hacamatı emret.” ( Tirmizi sahih senetle)

Peygamber Efendimiz (SallAllahü aleyhi ve sellem) Hadis-i Şerif’de “Mirac’dan inerken hangi Melek cemaatine rastlasam. Ey Muhammed (SallAllahü aleyhi ve sellem)! Ümmetine hacamat olmalarını emret! dediler.” buyurmuştur.

“Kan aldırma yollarının en güzeli hacamattır. (yahut hacamat sizin en iyi tedavi yollarınızdır)”

(Buhâri, Tıb 13; Müslim, Musakat 62, 63; Ebû Dâvûd Nikâh 26, Tıb 3)

Hacamat ücreti helaldir: Müslim; 1577,

“Hacâmatın vakti, her ayın 17, 19 ve 21. günleridir.”

Müslim

Ebu Kesbe el-Enmari radiyAllahu anh anlatiyor: “Resulullah aleyhissalatu vesselam basindan ve iki omuzu arasindan hacamat olur ve: “Kim bu kandan akitirsa, herhangi bir hastalik için, bir baska ilacla tedavi olmasa da zarar gormez!” buyururdu.”

Ebu Davud, Tibb 4, (3859); Ibnu Mace, Tibb 21, (3484).

Rasulullah (s.a.v.)’in bizzat kendisi Ebû Taybe adında bir Haccâm’a hacamat yaptırmış ve başından kan aldırıp haccâma ücretini ödemiş ve şöyle buyurmuştur: “Kan aldırma yollarının en güzeli hacamattır. (yahut hacamat sizin en iyi tedavi yollarınızdır)”

(Buhâri, Tıb 13; Müslim, Musakat 62, 63; Ebû Dâvûd Nikâh 26, Tıb 3

Muhammed bin Abdullah ‘ Her kim ayın on yedi on dokuz ve yirmi birinci günlerinde kan aldırırsa kan hücumundan dolayı meydana gelen bir çok hastalıklardan şifa bulur.’ buyurmuşlardır.

E. Davud Tıp H. 3861; Tirmizi Tıp H. 2051

Ibnu Abbas radiyAllahu anhuma anlatiyor: “Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Haccam ne iyi kuldur; (fazla) kani giderir, beli hafifletir, gozu parlatir.”

Ibnu Abbas der ki: “Resulullah aleyhissalatu vesselam Mirac gecesinde, meleklerden murekkeb bir cemaate her ugrayisinda: “Hacamat olmaya devam et! Ummetine de hacamat olmalarini emret!” derlerdi.”

Tirmizi, Tibb 12, (2054).

Ebu Bekre radiyAllahu anh’tan anlatildigina gore, bu muhterem sahabi, ailesini sali gunu hacamat olmaktan men ederdi. Derdi ki: “Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Sali gunu kan gunudur. O gunde bir saat vardir, kan durmaz.”

Ebu Davud, Tibb 5, (3862).

Peygamberimizin hizmetlilerinden Selma (r.a) demiştir ki: “Her kim peygamberimize başındaki bir ağrıdan şikayet etti ise Rasulullah ,ona:”kan aldır!” buyurmuştur. Her kim de ayaklarındaki bir ağrı veya yaradan şikayet etti ise ,ona da :”ayaklarına kına yak! “ buyurmuşlardır.

E. Davud Tıp 3858, Tirmizi Tıp H. 3502

Yine peygamberimiz”üç şeyde şifa vardır .Bal şerbeti içmekte,kan aldırmakta ve kızgın bir aletle dağlama yaptırmakta. Fakat ben dağlama yaptırmayı sevmem.” buyurmuşlardır.

Buhari Tıp 7/12, İ. Mace Tıp H. 3491, Müsned 1/246

Hz. Ali radiyAllahu anh anlatiyor: “(Bir gun) Cebrail Resulullah aleyhissalatu vesselam’a, Ahdaayn ve kahilden hacamat olma emrini getirdi.”

Tirmizi su ziyadede bulunur: “(Resulullah aleyhissalatu vesselam) ayin onyedisinde, ondokuzunda ve yirmi birinde hacamat olurdu.”

Tirmizi, Tibb 12, (2052).

İbn Hacer Buhârî şerhindeki Hacamat bölümünde özetle şu bilgiyi verir: Buhârı, Sahîhinde “Hangi saat hacamat olur” başlığı altında bir bâb açmış ve burada Ebû Mûsa’nın geceleyin hacamat olduğuna dair bir eseri ile Hz. Peygamber (s.a.s)’in oruçlu iken hacamat olduğuna dair İbn Abbâs (r.a)’ın bir hadîsini rivayet etmiştir.

İbn Hacer bununla ilgili olarak şöyle der: Hacamat olmak için uygun vakitler hakkında birkaç hadis vârid olmuş ise de hiçbiri Buhârî’nin sözkonusu ettiği şarta uygun değildi. Bana öyle geliyor ki: Buhârî hacamat işinin ihtiyaç olduğu zaman yapılabileceğine ve bunun belirli bir vakte bağlı olmadığına işaret etmek istemiştir. Çünkü hacamat işinin geceleyin yapıldığını ve Hz. Peygamber (s.a.s)’in oruçlu iken hacamat olduğuna dair hadîsi rivayet etmiştir.

Hz. Enes radiyAllahu anh anlatiyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam, boynunun iki tarafindaki damarlari ile iki omuzun arasindaki damardan hacamat olurdu.”

Ebu Davud, Tibb 4, (3860); Tirmizi, Tibb 12, (2052); Ibnu Mace, Tibb 21, (3483).

Ameller niyetlere göre değer kazanır. Sünnete uymak niyetiyle ve bize emanet olan vücudumuzun sağlığına kavuşması için yaptırdığımız hacamat bir ibadet değeri taşır. Çünkü ibadetlerimizi ve diğer görevlerimizi ancak sağlıklı bir bedenle tam olarak yerine getirebiliriz.

Peygamberimiz (s.a.s)’in yaptığı ve yapılmasını tavsiye ettiği işlerin şüphesiz bir anlamı ve hikmeti vardır. Onun hayatı bizim için örnektir: “Andolsun Allah’ın Resulu’nde sizin için Allah’ı ve ahireti arzu eden ve Allah’ı çok anan kimseler için (uyulacak) en güzel bir örnek vardır” (el-Ahzâb, 33/21).

Hacamat ile ilgili hadisler çoktur.

Hacamat hakkında sahih olan hadisler 110 tanedir. Zayıflar ise 250 kadardır.

HACAMATIN FAYDALARI     Hacamatın faydaları (Allah’ın izni ile) çoktur, faydalı olduğu her hastalığın bedende uygulama yapılacak belirli noktaları vardır. Bu noktalardan uzman haccamlar tarafından doğru şekilde hacamat yapıldığı takdirde kişiye büyük faydalar sağlar.

Hacamat 70’ten fazla hastalığa şifadır. Hacamat olmak; migren, gut, gece körlüğü, göz rahatsızlıkları, kulak ile ilgili hastalıklar, yüz felci, kısmi felç, bel ve sırt ağrıları, genel kas ağrıları, sinüzit, yüksek tansiyon, varikosel ve buna bağlı kısırlık sorunları, boyun fıtıkları ve daha bir çok hastalıklara şifadır. Bunlardan bazılarını “Hacamatla şifa bulabilecek hastalıklar” başlığı altındaki sayfamızda daha geniş açıklamalarıyla bulabilirsiniz.

Çağımızın yaygın hastalıklarından olan depresyon ve kronik yorgunluk gibi sorunlar hacamatla şifa bulabilmektedir.

KAFAYA HACAMAT
KAFAYA HACAMAT

Bu sayılan faydalar hem erkek, hem kadın için geçerlidir. Kadınların adet görmeleri nedeniyle hacamata ihtiyacı yoktur görüşü yanlıştır. Adet şifayı gerektirmez, şifa için hacamat olmaları gerekmektedir.

50 senelik kökleşmiş büyünün, hacamatla kaldırıldığı rivayeti vardır. Hacamat kendisine cin musallat olmuş kimselerden o cinleri uzaklaştırmada Allah’ın izni ile faydalıdır.

HACAMATIN ZAMANI                                                                                                                                               Makbul ve sünnet olan hicri ayın ikinci yarısında 15-17-19-21  gibi tekli günlerde yaptırılmasıdır.

Ay olarak hicri ayın 13-27arasında yapılmalıdır. En faydalısı hicri takvime göre 3 üncü haftada yapılanıdır.

Hacamat eğer hastalık tedavisinden ziyaede sadece sünnet için (Rasulullah s.a.v yaptırdığı ve tavsiye ettiği için) yaptırılacaksa ayın ikinci döneminde özellikle  15, 17, 19, 21, 23, 25, 27  gibi tekli günlerde yaptırılması tavsiye edilir.

 Ancak HACAMAT kişide mevcud olan bir hastalıktan dolayı yapılacagı zaman ayın her günü yapılabilir. Tedavi için beklenilmez.

KİMLERE UYGULANMAZ

– Kalp pili takılmış olan kişilerde göğüs hizasında yada yakın noktalardan

– Organ nakli geçirenlere

– Hemofili hastalarına (ancak uzman olan haccamlar tarafından yapılmalı)

– Adet kanaması süresince kadınlara

– Düzenli olarak kan sulandırıcı ilaçları kullanan hastalarda (ancak uzman olan haccam tarafından yapılmalı)

– Üç yaşın altındaki çocuklarda ve Çok ihtiyar kişilerde

– Kalp Yetmezliği olanlarda (ancak uzman haccam tarfından uygulanmalı)

– Aşırı kansız kişilerde (kanlı hacamat yapılmaz)

– AİDS HİV taşıyanlara

– Tansiyonu çok düşük olan kişilerde

– Çok hassas ve korkan kişilerde kanlı hacamat yerine kansız hacamat yada kuru hacamat olarak bilinen kupa çekme uygulanabilir.

“HACAMAT NEDİR? HACAMAT HAKKINDA BÜTÜN BİLGİLER..” üzerine 2 yorum

Yorum yapın