Anasayfa » EĞİTİM » Suyun Hayatımızdaki Önemi Nedir?

Suyun Hayatımızdaki Önemi Nedir?

Şimdi ki yazımızda değineceğimiz konulardan biri olan su canlıların yaşaması için hayati öneme sahip olan en önemli konulardan biridir. O yüzden suyun hayatımızdaki önemi nedir konusuna değinmek istiyoruz. Peki su nedir, suyun önemi nedir, suyun canlılar için önemi hakkında sizlere en ayrıntılı bilgileri vermek adına sizlere bu yazıyı hazırladık.

Suyun Önemi Nedir?

Su Nedir?

Canlıların biyolojik yapılarının büyük bir kısmını oluşuran su, dünyaya gelme, büyüme ve gelişme dönemlerinde tüm canlıları için vazgeçilmez hayati öneme sahip bir yaşam desteğidir. Doğada katı, sıvı ve gaz şeklinde bulunan su, farklı farklı kaynaklar ile canlıların yaşamında bulunur.

Dünya yüzeyinin dörtte üçü sularla kaplıdır. Ancak bu suyun büyük bir kısmı tuzlu su halinde denizlerdedir. Dünya su rezervinin ancak % 2,6’sı tatlı sulardan oluşur. Su yeryüzünde sürekli hareket halindedir. Su kullanılır fakat tüketilemez. Kullanılmış olan su genellikle aynı miktarda kirletilmiş olarak yeniden çevreye verilir. Denizlerden buharlaşarak atmosfere karışan su yağışlarla yeryüzüne taşınır. Yeryüzüne düşen yağışın bir kısmı yeraltına sürüklenirken bir kısmı da akış halinde yeniden denizlere döner. Yer kabuğu tarafından tutulan su da buharlaşma ve bitkilerin transpirasyonu yoluyla atmosfere karışır. Bu olaya hidrolik çevrim denir.

Suyun Önemi Nedir?

Su canlıların yaşaması için hayati öneme sahiptir. En küçük canlı organizmadan en büyük canlı varlığa kadar, bütün biyolojik yaşamı ve bütün insan faaliyetlerini ayakta tutan sudur. Dünyamızın %70′ini kaplayan su, bedenimizin de önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Ancak yeryüzündeki su kaynaklarının yaklaşık %0.3′ü kullanılabilir ve içilebilir özelliktedir.

Dünya nüfusunun %40′ını barındıran 80 ülke şimdiden su sıkıntısı çekmektedir. 1940-1980 yılları arasında su kullanımı iki katına çıkmıştır. Nüfusun hızla artması, buna karşılık su kaynaklarının sabit kalması sebebiyle su ihtiyacı her geçen gün artmaktadır.
Dünyadaki mevcut suyun hacmi 141 milyar m3 tür. Bu miktar dünya yüzeyini 3 km. kalınlığında bir tabaka halinde sarabilecek büyüklüktedir.

Bu suyun % 98′i okyanuslarda ve iç denizlerde bulunmakta, fakat tuzlu olduğu için, içme suyu olarak kullanıma, sulamaya ve endüstriyel kullanıma uygun değildir. Dünyadaki suların ancak %2.5′i tatlı sudur. Bunun da %87′si buzullarda, toprakta, atmosferde, yeraltı sularında bulunur ve kullanılamaz durumdadır.

Suyun Hayatımızdaki Önemi Nedir?

Su hayattır. Bu cümlenin önemi artık gittikçe artmaktadır. Su canlıların yaşaması için hayati öneme sahiptir. En küçük canlı organizmadan en büyük canlı varlığa kadar,

Bütün biyolojik yaşamı ve bütün insan faaliyetlerini ayakta tutan sudur. Dünyamızın %70′ini kaplayan su, bedenimizin de önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Ancak yeryüzündeki su kaynaklarının yaklaşık %0,3′ü kullanılabilir ve içilebilir özelliktedir.

Sanayileşmenin ortaya çıkarttığı kimyasal kirlilik insanları etkilemektedir. Bu kirlilik yediğimiz-içtiğimiz her şeye bulaşmaktadır. Dolayısıyla kirliliğin ortaya çıkarttığı sorun içtiğimiz suya kadar gelmektedir. Bu yüzden insanoğlu içtiği suya dikkat etmelidir. Kirlilik sonucu insanların vücudunda biyolojik değişmeler ortaya çıkmaktadır. Bu değişimlerin olmaması için insanların bol bol su tüketmesi gerekmektedir. Suyun sağlığımız açısından önemi;

Suyun Önemi Nedir?

  • Hücrelere besin taşınmasında,
  • Vücut sıcaklığının ayarlanmasında,
  • Böbrek Taşı ve Kabızlığın önlenmesinde,
  • Kulak, Burun ve Boğaz dokularındaki nemin idamesi,
  • Vücuttaki toksinlerin uzaklaştırılması,
  • Kan Basıncının düzenlenmesinde önemli rol oynamaktadır,
  • Kaslarımızın %75’i sudur,
  • Kemiklerimizin %22’i sudur,
  • Nefesimizi Nemlendirir.
  • Vücuttaki su miktarının azalmasının sağlığı tehdit ettiğine dikkat çeken uzmanlar, su
  • İçmek için susamayı beklememek gerektiğini belirtti.

Uzmanlar, vücutta su miktarının azalmasının (dehidrasyon) kişinin konsantrasyon kapasitesini etkilediğini, enerjisini azalttığını ve organlarının normal şekilde çalışmasını engelleyerek sağlığını tehdit ettiğine dikkat çekti. Yaşamsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi için, vücuttan kaybedilen suyun gün içinde mutlaka yerine konması gerektiğini kaydeden uzmanlar, bunun için en iyi yöntemin su içmek olduğunu ifade etti.

Kaybedilen suyun, diğer içecekler, katı besinler ve besin öğelerinin vücutta yanmasından oluşan su ile yerine konmaya çalışıldığını belirten uzmanlar, “İnsanlar, yedikleri katı gıdalardan gün boyunca 4 su bardağı kadar su elde ederken, besinlerin vücutta yanması sırasında da yaklaşık bir su bardağı kadar su oluşur. Su ve diğer içecekler ise kalan ihtiyacın karşılanmasına yardımcı olur. Yaşamsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi için, kaybedilen suyun gün içinde mutlaka yerine konması gerekir. Bunun için en iyi yöntem ise su içmektir” dediler.

Dehidrasyonun en erken bulgusunun ağız ve boğaz kuruluğu olsa da, pek çok kişinin bu bulguların farkına varamadığını belirten uzmanlar, böyle bir tehdit altında kalınmaması için, susama hissi uyanmadan önce yeteri kadar su içilmesini öneriyor. Uzmanlar, dehidrasyon konusunda şu görüşleri paylaşıyor: “Diğer bir önemli bulgusu ise bulantı ve kusmadır. Baş ağrısı, sürekli sıcaklık hissi, dudaklarda ve dilde kuruma, seyrek veya az idrara çıkma, idrar renginin koyulaşması, deride kuruma, eklem ve kaslarda acıma hissi ise, vücutta su kaybı yaşandığının sinyalini veren diğer bulgular olarak karşımıza çıkmaktadır. Vücudun su ihtiyacı karşılanmadığı takdirde yaşanan diğer sağlık sorunları, kalori oluşumunda yetersizlik, sürekli sindirim sistemi sorunları, yorgunluk, sersemlik hissi ve kas krampları olarak sıralanır”

Suyun Önemi Nedir?

Performans/Proje Ödevleri;

Yorum yapın